7 Eylül 2019 Cumartesi

Max Fridman'ın Serüvenleri .2


"Doğu Kapısı"
yazan ve çizen: Vittorio Giardino
Fransızcadan çeviren: SToktan

ilk basım: (İtalya)
Le avventure di Max Fridman
2. "La Porta d'Oriente"

Edizioni Milano Libri, 1986

ilk baskı: (Fransa)
Les aventures de Max Fridman
2. "La porte d'Orient"

Glénat, 04.1986

İkinci Dünya Savaşı arifesinde Avrupa sarsılıyor. Casusluk ve karşı casusluk servisleri için savaş çoktan başlamıştır... Paris'ten Budapeşte'ye, Münih'ten İstanbul'a ve İspanyol Savaşı'nın kalbinde olduğu gibi, Giardino, berrak ve aydınlık üslubu ile Eric Ambler ve Graham Greene'nin zevkle yeniden ziyaret edildiği sakin ama şiddetli bir anlatı imzalıyor... Saat gibi ayarlanmış bir senaryonun büyüsü ile dokuzuncu sanatın ustası tarafından büyük bir saflıkla çizilmiş bir eser Doğu Kapısı.

Birinci kitabıyla Budapeşte sahnesinde başladığımız Max Fridman'ın serüveni 1938 yazında İstanbul'da geçen muhteşem bir casus hikayesi ile devam ediyor. Geçmişi, Fridman ile arayı kapatıyor ve bir kez daha Sovyet ve Fransız gizli servisleri arasında mühendis David Stern'i yakalamak için süren bir kovalamacanın ortasında kalıyor. Güzel ve gizemli bir kadınla, Martha Witnitz ile karşılaşması, kahramanımızı bir kez daha zor durumlara sokacak.

"Gabardin ceketi, ağzında bitmez tükenmez piposu, ve iyi kesilmiş sakalı ile bu yakışıklı Fridman'ın bir gizli ajan ile hiç ilgisi yok gibi görünüyor. Oysa, yaratıcısı Vittorio Giardino, otuzlu yıllarda onu bütün Avrupa'da gezdirdi. Bir kargaşa ve belirsizlik dönemi, sinsi darbeler ve yanlış amaçlar için elverişli. Kendine saygısı olan her casusun günlük ekmeği...

Giardino'nun hikayelerinde, eylem nadiren başgösteriyor. Zarif grafikleri ve oldukça sakin karakterleri atmosferi daha da gergin kılıyor. Okuyucu bir şeyin hazırlandığını hissediyor ama yine de iklim sakin görünüyor. Görünüş aldatır..." - Gilbert Jacques
.

6 yorum:

  1. Ayın 1 i olsun diye her ay beklemedeyim. Biraz geç yazdım kusura bakma. Çok güzel bir '' net çizgi '' koleksiyonu oluşturuyorsunuz. Bu koleksiyonu lütfen bırakmayın. Max Fridman'ın diğer 3 kitaplık hikayesinide çevirmeyi düşünür müsünüz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem çevirmesi zevkli, hem de nasılsa bizde yayınlanacağı yok. Devamı gelecek gibi görünüyor. Giardino İstanbul'un ardından 3. kitap No pasaràn'ı 12 sene sonra yazmıştı, biz o kadar beklemeyiz sanırım. Netçizgide yapacak o kadar çok şey var ki, daha epey devam ederiz diye düşünüyorum.

      Sil
  2. Bir seriye karar verip başlaması dert, bitirmesi ayrı bir dert Giardino'nun. :) Parmakla gösterilecek sayıda işe imza atmış sanatçının Fridman'ın yolunu İstanbul'a düşürmesi de ayrı hoşluk ve ayrıntı diye düşünüyorum bir çizgisever olarak.

    Gabardin ceketine kadar tanıtmışlar Fridman'ı ama ten ve saç renginin doğal kızıllığından bahsetmemişler. Kızıl saç deyip geçmemek lazım, kumralından siyahına her saça ak düşerken bunların semtine bile uğramıyormuş. :)

    Teşekkürler Stoktan hem çeviri hem de devamı için bizi Giardino kadar bekletmeyeceğin için... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yine tarihî zemini İstanbul'da da gayet iyi ve doğru kullanan titiz bir eser Doğu Kapısı. Sanırım daha önce Güneş gazetesi yayınlamıştı kötü bir baskı ile -hep olduğu gibi. Hatırladığım kadarıyla, iyi de denebilecek bir çeviriyle idi. En azından baştan savma değildi.

      Şu sıralar ayrımcılıkla mücadele eden kızıl saçlılardan biri Fridman ama dediğin gibi bu gözden kaçan bir ayrıntı. Bu arada, saçları kırlaşmış bir kızıl ben de görmedim gerçekten.

      Kahramanımızla İspanya içsavaşında tekrar buluşmak üzere...

      Sil