20 Temmuz 2012 Cuma

Manuel Montano - Miguelanxo Prado (+13, +103 IQ)


Manuel Montano
El manantial de la noche
"Gecenin Kaynağı"
Miguelanxo Prado & Fernando Luna

Türkçe yayınlanmış tek Prado "Trazo de Tiza" (Okyanusta Beyaz Bir Nokta) sansür bantlı da olsa, sanatçıyı tanımak için önemli bir fırsat olmuştu.

[ Bkz: Prado'ya Sansür! ]




Biraz sıkıntılı olan bu işi, orijinal İspanyolca ve Fransızca, İngilizce çevirilerle, ama İspanyolca asıl metne sadık kalmaya çalışarak yaptım. Bu arada İngilizce metindeki bir-iki komik çeviri hatası, 'demek onlarda da oluyormuş' diye düşünmeme neden oldu ('makina'yı bilgisayar olarak çevirmiş, halbuki ortada bilgisayar falan yok, bilmeye de gerek yok, masada daktilo duruyorken, bu epey güldürdü, -böyle hatayı düşmanıma bile dilemem).
Umarım ben de benzeri saçmalıklar yapmamışımdır da, bir şeye benzemiştir. 

[ MONTANO ]
(*Linkler tam kitap dosyası olarak değiştirilmiştir)

Kitabın adı ve çevirmiş olduğum bu ilk hikâyesi olan "Gecenin Kaynağı"nı beğenirseniz, diğer bölümlere devam etmeyi düşünüyorum. Yani yorumlarınız önemli.


* Bu bloğu kurma gerekçelerimden biri, her türden bağnazlığa boğulmuş bir takım kitlesel yapılardan uzak durup, nitelikli işlerle uğraşmak ve gerçek çizgiseverlerle paylaşmaktı (Artık belki de temel gerekçe oldu). +103 IQ (Türkiye ortalaması) uyarısını, mizah ve sanat anlayış ve olgunluğundan yoksun, kaba ve itham edici yorumlar almaya başlamış olmam nedeniyle koymuş bulunuyorum. Yine bu nedenle yorumlara da denetim kısıtlaması getirmek zorunda kaldım istemeden de olsa. Yanlış anlaşılmasın, dostlar kusura bakmasın...
(Bu notu blog başlığına çıkarsan iyi mi olacak ne?)

10 yorum:

  1. En sevdiğim tarzda işler böyleleri. Görünenden daha fazlasının felsefi altmetinde olduğu işler.. böylelerini çevirmek de inanılmaz zor. Şifreleri çözüp doğru sözcükleri seçmek için birçok disiplinden haberdar olması gerekiyor çevirmenin. Bu da çevirmen için adeta kendi kendine bir meydan okuma anlamına geliyor ki, o nedenle de okuması çok keyiflidir bence..

    çok teşekkürler Süheyl, devamını merakla bekliyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten öyle idi Hakan, üstâdın İspanya'nın Galiçya mevkiinden olmasından da kaynaklanan ek problemler de cabası. Yer yer bulmaca çözer gibi oluyor. :)

      Sil
  2. "Okyanusta Beyaz Bir Nokta"yı önce okumuş sonra da dönüp çizimleri kare kare incelemiş biri olarak, Milliyet yayınlarının, gerek cilt, gerekse de kağıt ve baskı kalitesi olarak oldukça iyi iş çıkardığını belirtmem gerek.

    Çizgiroman = çocuk… eh, iliklere kadar işlemiş algı bu olunca yayınevinin ürkekliğini de anlayışla karşılamak lazım. Onlara, neme lazım, ne olur ne olmaz diye düşündürüp, böylesi bir "tedbir" alma ihtiyacını hissettiren olası bir “mahalle baskısı” tedirginliği olmalı. :)

    Tesadüfen de olsa Prado çevirisiyle karşılaşmak hoş bir sürpriz oldu doğrusu... Teşekkürler sayın Stoktan, bir solukta okudum, umarım devamı gelir.
    (Gabby)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 'Okyanusta Beyaz Bir Nokta' ile ilgili söylediklerinize katılmamak mümkün değil. bir farkla, ben okurken çizimlere takılıp kalıyorum, bu nedenle okuma sürecim epey uzamıştı. :)

      Yayınevinin ürkekliğini de bence iyi açıklamışsınız. Ama epey bir süredir çocuk kitabı kapsamının dışında çok sayıda çizgiroman yayınlanıyor ve yayınlanmaya devam da edecek gibi. Bu nedenle artık hukukî bir çare üretmekte fayda var sanıyorum. Tabi önerim poşetleme olamaz ama A.B.D.'ndeki gibi bir "For Mature Readers" uyarısı benzeri, "Yetişkinler İçindir" ibaresi kullanılabilir sanıyorum. Tabi onu da televizyonların uyguladığı tarzda +13 uyarısı koyup, sonra da bunun nedeni olan bütün sahneleri sansürlemek gibi bir acaipliğe çevirmemek lâzım.

      Elbette 'muhafazakârlaşma' rüzgârlarıyla derinleşen, sizin de belirttiğiniz 'mahalle baskısı' altında bu ne kadar gerçekçi bir tekliftir onu da bilemiyorum doğrusu. :)

      Sil
  3. teşekkürler sevgili stoktan...

    gerçekten çok beğenerek okudum devamının gelmesi çok güzel olur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmene sevindim sevgili dostum, şu tatil havasından biraz sıyrılabilirsem devamını getireceğim gibi görünüyor. :)

      Sil
  4. Bence genel olarak ÇR dünyasına çok önemli katkı yapıyorsunuz. Ne kadar teşekkür etsek azdır. Elinize, yüreğinize, beyninize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizde sağolun. Övgülerinizi hakkediyorsam, ne mutlu bana.

      Sil
  5. İnce iş...Espriler, senaryo, çeviri, dipnotlar, çizimler,anlatım hepsi ince işçilik.
    İspanyollar çizgi romanda iyiler.Sayenizde okuduk Sayı Soktan Sağolun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten İspanyollar bu işte çok iyiler. Frankofon gibi, Fumetti gibi, İspanyol çizgisi de bir ekol oluşturuyor. Hatta yarımadadan taşıp, özellikle de anglosakson ülkeleri zaman zaman istila eder olmuştu da diyebiliriz.

      Sil