4 Şubat 2018 Pazar

Gözetleyen - Trillo & E. Breccia


"Algo que míra", Revista SKORPIO #035 / 1977
Enrico Breccia ve Carlos Trillo, "Marco Mono"dan.

6 yorum:

  1. Üstadım merhaba,uzun bir süredir ''mekana'' uğrayamadıydım,hadi bu gece az biraz kendime keyif yapayım diye geceye başladım''oh my god,aman tanrım,gözlerime inanamıyorum (çizgi roman heyecan replikleri) '' bir dolu güzellikler paylaşmışsınız...Karanlığın usta çizeri Enrique Breccia,yetmezmiş gibi hemen altında Conrad ve daha bir sürü keyif...(Bu arada Hayalet yeni sayı da en nihayet yayınlanmış)...Yar yine bana uykusuz geceler ama bu defa çizmek için değil,bu keyifli çizgileri okumak için...Elinize sağlık...Selamlar saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sana diyorum ya Mehmet bey, arasıra evden çık, başka mekânlara bir gözat ki böyle sürprizlerle karşılaşasın deyû.
      Yine bekleriz.
      Benden de selâm ve sevgiler...

      Sil
  2. Geçenlerde torunuma kitap almak için gittiğim kitap markette aranırken sürpriz bir şekilde elime gelivermişti Çizgi Düşler'in Breccia çizimi Tex'i. Ama nasıl olmuşsa Breccia yerine Massimo Rotundo biyografisi konmuştu çizer olarak; hiçbir açıklaması da yok yayıncının; sakınılan göze çöp batıyor. :)

    Breccia karakter çizimlerinde -kadınlar dahil- kartal
    gagası kıvamında bir burun çiziyor, yoğurt yeme şekli böyle ya da uzun süre hemhal olduğu Alvar Mayor'dan gelen bir alışkanlık. Ama buradaki bayana her ne hikmetse okka bir burun çizerek torpil geçmiş. :)

    Bu ve buna benzer öyküleri okurken hep aklıma takılır, korku mu gerilim mi sınıflaması yada ikisi aynı şey mi sorusu. Teşekkürler Stoktan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. E yine iyi, Rotundo biyografisi ile kalmış. Daha kötüsü de olabilirdi. Breccia'nın Tex'i olduğundan haberim yoktu doğrusu. Bende sadece Kubert ve Sommer'inkiler var zaten. Çizerleri haricinde pek ilgi alanımda olmasa da bir bakarım ona.

      Zaten çizerlerin çoğunun tiplemelerdeki ortak sorunu odur. Sanki hep aynı tipi çizercesine ellerinin alıştığını çizerler. Özellikle iyi kadın çizdiği iddiasında olan sanatçılarda bu durum had safhada. Frank Cho'dan Manara'ya, ondan Terry Moore'a kadar.

      O tematik sınıflandırmalar aslında fazlasıyla geçirgen tanımlarla yapılıyorlar. Bazen o, bazen bu, bazen her ikisi de. O nedenle çok da aldırmamalı sanırım.

      Sil
  3. Terry Moore deyince, sahi ne oldu Archie, Betty, Veronica üçgeninin izdüşümü Moore'un Katina, Francine, Peters'li Gerekli Şeyler'in "Cennetteki Yabancılar" ına? Bu okuru yarı yolda bırakmalar nasıl bir yayıncılık anlayışının sonucu oluşuyor anlamakta zorlanıyorum.



    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında ben 1. ciltte kalır bu iş diye düşünmüştüm, sürpriz yapıp V3'ün ilk 16 sayısıyla cilt 2'yi basmışlardı. Aynen ben de beklentiye girmiştim bunun üzerine ama fos çıktı. Halbuki, V3 90 sayı idi.

      Beklentiye girince ateşi söndü tabi, ingilizcesinden devam etmek de içimden gelmedi, öyle kaldı.

      İşin aslı, satmayınca devam etmiyorlar, olay bu. Küçük boy falan, idare ediyorduk yine de. Kim bilir, belki gelenek ve göreneklerimize, örf ve âdetlerimize uymadığı için 2. cilt okuyucunun ilgisine mazhar olamamıştır.

      Sil