Bu ilk sayfalarda, Türkçe isimler (Aşiyan mezarlığına kadar) doğru olmakla birlikte, yine fes sorunu(!) ile karşılaşıyoruz. Bir de şu birkaç defa tekrarlanan "Yes, effendi" lâfı var. Buna rağmen sanatçının güzel çizimleri, sonrası için umut verici görünüyor.
Ve Francavilla bu noktadan sonra Dark Horse ile anlaşıp yarattığı karakteri bu yayınevi çatısı altında ticarî olarak hayata geçirmeye başlıyor.
* Hatırlatmasından dolayı Gabby'ye teşekkürlerimle...
"Türkler adını İstanbul yaptı ama biz romantik yabancılar için o her zaman Konstantinopilis olacak" açıklaması için çizilen günbatımındaki şehir görüntüsü çok 'romantik'... ama bu muhteşem silueti oluşturan yapıları da inşa edenler Türkler.. :)
YanıtlaSilFrancavilla'nın enteresan bir tarzı var. Renk seçimi de öyle. Kahverenginin tonlarıyla hoş görüntüler oluşturuyor.
O romantizmin bir adım ötesinde oryantalizm duruyor zaten. :)
SilFrancavilla'nın üslubunu ben de seviyorum. Renk seçiminde kahverengi tonlarıyla bir nevi fotografik sepya etkisi yaratarak dönem nostaljisini güçlendirmeye çalışmış sanırım. Başarmış da...